Estetik sebebiyle doktora karşı dava, uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir davadır. Günümüzde özellikle burun estetiği, göğüs estetiği, yaşlanma karşıtı işlemler, yüz gerdirme, botoks gibi operasyonlar gittikçe yaygınlaşmaktadır. Estetik operasyonlarda yapılan işlemlere bağlı olarak ise hastalarda ağrı, acı, anormal görünüş, ameliyattan beklenen sonucun alınamaması, nefes almada ve hareket etmede zorlanma gibi sonuçlar oluşabilmektedir. Bu gibi sonuçlar sebebiyle hastalar ruhen ve bedenen etkilenmektedirler.
Estetik amaçlı tıbbi müdahalelerde doktorun sorumluluklarını yerine getirmemesi sebebiyle birçok hasta mağdur edilmektedir. Bu kapsamda aşağıda, estetikte doktor hatasının ne olduğu, estetik amaçlı müdahalelerde doktor ile hasta arasındaki ilişki, güzellik amaçlı estetik müdahalelerde doktorun sorumluluğu, estetik sebebiyle doktora karşı maddi ve manevi tazminat davası açılması hususları ayrıntılı bir şekilde incelenecektir.
ESTETİKSE SEBEBİYLE DOKTORA KARŞI DAVA NASIL AÇILIR
Estetikte doktor hatası, doktorun yapmayı üstlendiği estetik amaçlı tıbbi müdahaleyi yaparken sorumluluklarını yerine getirmemesi sebebiyle hastanın zarar görmesidir. Doktor hasta ile yaptığı sözleşmeye veya hukuka aykırı davranışlarda bulunur ve bunda kusurlu olursa estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilir.
Estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilecek hallere, hastanın burun ameliyatı sonucu nefes alamaması, göğüs estetiği sonucunda rahatça uyuyamaması, yüz gerdirme sonucu yüzünde çöküntüler oluşması, dudak dolgusu sonucu hastanın dudağının çok fazla şişmesi örnek olarak gösterilebilir. Bunun gibi durumlarda şartlar sağlanıyorsa estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilir.
ESTETİKTE DOKTOR İLE HASTA ARASINDAKİ HUKUKİ İLİŞKİ
Estetikte doktor ile hasta arasındaki sözleşmenin hukuki niteliği, estetiğin tedavi maksadıyla mı yoksa güzellik maksadıyla mı yapıldığına göre belirlenir. Estetikte doktor ile hasta arasındaki ilişki sırf tedavi amaçlı, güzelleştirme amacı olmadan gerçekleştiriliyorsa bu ilişki vekâlet ilişkisidir. Sırf tedavi amacıyla yapılan estetikler hariç daha çok güzelleşme amacıyla yapılan estetiklerde ise doktor ile hasta arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesidir. Eser sözleşmesi yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin ise karşılığında bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Estetik amaçlı tıbbi müdahalede doktor (yüklenici) estetik ile istenilen ve kararlaştırılan amaca uygun güzel bir görünüm sağlama işini üstlenir. Hasta (iş sahibi) ise estetik bedelini ödemeyi üstlenir.
“Sözleşme ile davacıya estetik müdahalelerde bulunulması kararlaştırılmıştır. Davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin niteliği itibariyle hekim ile hasta arasında tedaviye ilişkin sözleşmeden farklı olduğu ve eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu(TBK)‘nun 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin edimi ise, karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir. Eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir. Davacı, göz altı ve orta yüz germe için estetik gayeyle davalıya başvurmuş olduğuna göre, estetik ameliyat yapılmak suretiyle istenilen ve kararlaştırılan amaca uygun güzel bir görünüm sağlanmasının taraflar arasındaki eser sözleşmesinin konusu olduğu açıktır.” (Y. 15. HD., E. 2018/3534 K. 2018/4434 T. 13.11.2018).
GÜZELLİK AMAÇLI ESTETİK MÜDAHALELERDE DOKTORUN YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Güzellik amaçlı estetik müdahalelere doktorun birçok yükümlülüğü vardır. Aşağıda doktorun güzellik amaçlı yaptığı estetik müdahalelerde öne çıkan bazı yükümlülüklerinden bahsedilecektir.
ESTETİKTE DOKTORUN BİR ESER MEYDANA GETİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Estetikte güzellik amacının tedavi amacını aştığı durumlarda, hasta ile doktor arasındaki eser sözleşmesi gereği; doktor TBK’nın 470. maddesi uyarınca bir eser meydana getirmeyi üstlenir. Hasta ile doktor arasındaki eser sözleşmesinin konusu estetik ameliyat yapılmak suretiyle istenilen ve kararlaştırılan amaca uygun güzel bir görünüm sağlanmasıdır. Burada sözleşme yapılmasının nedeni belli bir sonucun ortaya çıkmasıdır. Bu sebeple doktor yaptığı estetiğin sonucundan sorumludur ve sonucu garanti etmiş sayılır. Dolayısıyla, estetik müdahale sonrasında müdahale öncesinde kararlaştırıldığı gibi bir sonuç oluşmalıdır.
“Eser sözleşmesi niteliği gereği tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme türüdür. Eserde iş sahibinin borcu bedelin yükleniciye ödenmesi, yüklenicinin borcu ise, iş sahibinin amacına uygun, fen ve sanata uygun imal ve teslim yükümlülüğü bulunmaktadır. Estetik operasyonlarda da yüklenici yani estetik operasyonu yerine getiren doktorun edimini, iş sahibinin yani hastanın amacına ve isteğine uygun şekilde yerine getirmesi zorunludur.
Somut olayda davacının estetik operasyona dair taleplerinin eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici doktor tarafından sonucun garanti edilmesi nedeniyle tam olarak yerine getirilmediği, davacının ikinci bir operasyona maruz kalarak şikayetine konu hususların büyük ölçüde düzeltildiği dosyada bulunan bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.” (Y. 15. HD., E. 2018/2036 K. 2018/3025 T. 11.7.2018).
DOKTORUN SADAKAT VE ÖZEN YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Doktor TBK’nın 471. maddesi gereği estetik müdahaleyi gerçekleştirirken hastanın menfaatlerini gözetmeli ve sadakat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmemelidir. Doktor benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir doktorun göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranmalıdır.
“Yüklenicinin eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmesi davalı yüklenicinin hem sadakat, hem de özen borcunu kapsar. Bu kural gereğince, yüklenici iş sahibinin yararına olan şeyleri yapmak ve zararına olan şeylerden kaçınmak zorundadır. İş sahibi ortaya çıkacak eserde belli niteliklerin bulunmasını arzu eder. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bu bakımdan eserin fen ve sanat kurallarına uygun, iş sahibinin beklentilerini karşılar özelliği taşıması gerekir. Aksi halde, ayıplı olduğu kabul edilir.” (Y. 3. HD., E. 2015/1851 K. 2016/489 T. 21.1.2016).
DOKTORUN HASTAYI AYDINLATMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Estetikte doktorun yükümlülüklerinden birisi hastayı aydınlatma yükümlülüğüdür. Doktor, estetik amaçlı tıbbi müdahalenin olumlu ve olumsuz yönlerini hastaya anlatmalı, hastanın estetik için yeterli bilgiye sahip olup serbestçe karar verebilmesini sağlamalıdır. Doktorun hastayı yetersiz bilgilendirmesi veya hastanın iradesini yanıltması aydınlatma yükümlülüğünün ihlali olarak değerlendirilir.
“Yüklenici, sadakat ve özen borcu gereğince eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde meydana getirmek zorundadır. Akdin gereği gibi veya zamanında ifasını tehlikeye koyan tüm halleri de zamanında iş sahibine haber vermek zorundadır. Yüklenicinin genel ihbar yükümlülüğünden doğan çeşitli özel açıklama ve yol gösterme yükümlülükleri vardır. Yüklenici ihbar mükellefiyetini zamanında yerine getirmezse bundan doğacak tüm zarardan da sorumludur (BK.md.96).” (Y. 3. HD., E. 2015/1851 K. 2016/489 T. 21.1.2016).
ESTETİK SEBEBİYLE DOKTORA KARŞI MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI
Estetik amaçlı tıbbi müdahale sonucunda doktordan tazminat talep edilebilmesi için doktorun kusurlu ve sözleşmeye ya da hukuka aykırı eylemi sonucunda hastanın zarara uğraması gerekir. Böylece, estetik amaçlı tıbbi müdahale sonucu şartlar sağlanıyorsa hasta estetik sebebiyle doktora karşı dava açabilir.
ESTETİK SEBEBİYLE DOKTORA KARŞI MADDİ TAZMİNAT DAVASI
Hasta, mal varlığında gerçekleşen azalmaları gidermek amacıyla doktordan maddi tazminat talep edebilir. Doktorun estetik müdahalesi sonucu hasta sadece bedensel zarara uğramışsa, hastanın tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan zararlar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar talep edilebilir. Estetik amaçlı tıbbi müdahale sonucu hastanın ölmesi halinde ise cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar istenebilir. Bunun yanında hastanın destekleri estetik sebebiyle doktora karşı dava sırasında destekten yoksun kalma tazminatı da talep edilebilir.
ESTETİK SEBEBİYLE DOKTORA KARŞI MANEVİ TAZMİNAT DAVASI
Estetik amaçlı tıbbi müdahalede hasta TBK m. 56 ve TBK m. 58’e dayanarak manevi tazminat talep edebilir. Estetik sonucunda hastanın bedensel bütünlüğü zedelenmiş ise olayın özelliği ölçüt alınarak hastaya bir miktar para manevi tazminat olarak verilebilir. Ayrıca estetik müdahaleler sonucunda hastanın kişilik haklarının zedelenmesi durumunda da manevi tazminat talep edilebilir. Kişilik hakları, kişinin yaşamı, sağlığı, vücut ve ruh bütünlüğü ile toplum içindeki yerini koruyan haklardır ve bunlar fiziki, duygusal ve sosyal değerleri içerir. Bu hakların ihlal edilmesi sonucunda ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınları da estetik sebebiyle doktora karşı dava sırasında manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesini isteyebilirler.
“Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, (818 sayılı BK’nun 47. maddesi)6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, MK‘nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.” (Y. 17. HD., E. 2015/13585 K. 2018/6956 T. 9.7.2018).
BURUN ESTETİĞİNİN YENİDEN YAPILMASINDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Burun estetiğinde hastalar şekli beğenmedikleri ya da sonucunda nefes almada zorlanma, burnun sarkması, yüzde kalıcı şişlikler, burun kapakçıklarından birinin daralması gibi sebeplerle tekrar ameliyat olmak zorunda kalabilirler. Hastalar estetik sebebiyle oluşan zararın giderilmesi amacıyla aynı doktora ya da farklı doktora başvurabilirler. Bununla birlikte hastanın zarara sebep olan doktora tekrar başvurma zorunluluğu yoktur. Hastada oluşan zararlar giderildikten sonra da doktorun ilk burun estetiği ameliyatından olan sorumluluğu devam eder. İkinci kez oluşan ameliyat masrafları da zarara sebep olan doktordan talep edilebilir.
“Somut olayda ise; dosya kapsamına göre davalı tarafından yapılan operasyondan sonra oluşan ve giderilemeyen şekil bozukluğunun başka bir uzman tarafından giderildiği anlaşılmaktadır. Davalı savunmasında davacıyı ikinci operasyon için çağırdıklarını ancak gelmediğini açıklamıştır. Davalının edimi Borçlar Kanunu’nda düzenlenen eser sözleşmesi hükümlerine göre sonuç taahhüdünü içermekte olup bu taahhüdün ilk operasyonda yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Güveni sarsılmış olan davacının ikinci operasyon için davalıya gitmesi beklenemeyeceğinden davacının burun ile ilgili estetik operasyon için yaptığı masrafın yeni bir bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile hesaplattırılıp ayrıca manevi tazminat talebi yönünden de değerlendirme yapılarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.” (Y. 15. HD., E. 2019/2716 K. 2019/3692 T. 30.9.2019).
ESTETİK SONUCUNDA HASTANIN İSTEDİĞİ GÖRÜNÜME KAVUŞAMAMASI
Estetik sonucunda hastalar tedavi sonrası oluşan görünümü beğenmeyerek doktor ile aralarında kararlaştırdıkları sonucun oluşmadığı iddiasında bulunabilirler. Eğer bu sonucun ortaya çıkmasında doktorun kusuru varsa ve sözleşmeye ya da hukuka aykırılı davranış sebebiyle bu durum oluşmuşsa hastalar doktordan tazminat talep edebilirler.
“…taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu ve yukarıda yapılan açıklamalar gözetildiğinde davacı yanın gerek burun gerekse yüz germe ve yağ dokusu alınması ile ilgili isteminin davalı doktor tarafından daha güzel bir görünüme kavuşturulacağı yönünde bir garanti verilmesi niteliğinde olduğu gözetildiğinde, hekimin eyleminin tıp kurallarına uygun olduğu yönündeki görüş yeterli olmayıp, ayrıca davacının isteklerinin karşılanıp karşılanmadığı, ayıplı olduğu iddia edilen yüz germe ve karından yağ dokusu alma ile ilgili olarak; hekimin edimini yerine getirip getirmediği ya da komplikasyon olup olmadığı ve komplikasyon konusunda aydınlatma görevinin yerine getirilip getirilmediği ve komplikasyon yönetiminin doğru yapılıp yapılmadığı hususları tartışılıp değerlendirilmek üzere, aralarında akademik kariyere sahip üniversitelerden seçilecek Estetik Plastik ve Rekonstrüktif cerrahisi konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kurulu oluşturulmak suretiyle gerektiğinde muayene edilmek suretiyle gerektiğinde muayene edilmek suretiyle, dosyadaki belge ve bilgiler incelenerek alınacak rapora yapılacak itirazlar da dikkate alınıp hekim ve istihdam eden sıfatıyla davalı hastane işleticisinin sorumluluğu saptanıp, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir.” (Y. 15. HD., E. 2018/5312 K. 2019/139 T. 14.1.2019).
GÖĞÜS ESTETİĞİ SONUCU OLUŞAN ZARARLARDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Doktorun yaptığı göğüs estetiği sonucunda kararlaştırılan sonucun ortaya çıkmaması, hastanın vücudunda zarar oluşması gibi sorunlar ortaya çıkarsa hasta doktordan zararlarının tazminini talep edebilir.
“Mahkemece alınan … Raporunda, davacının sol göğüs üst medialde ele gelen ağrılı kitlesinin olduğu, sağ göğüs alt bölgede ele gelen ağrılı sert kitle, her iki göğüs altında 3’er cm’lik ameliyat skarları bulunduğu, sol göğüs daha büyük görünümde, sağ göğüs sola göre daha sarkık görünümde olduğunun izlendiği belirtilmiştir. Somut olay değerlendirildiğinde, davacıya yapılan estetik müdahalenin sonucu itibariyle davacı iş sahibi yararına sonuç vermediği, memede başlangıçta amaçlandığı şekilde estetik açıdan daha düzgün ve dik durma olgusunun gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı hekimin edimini sözleşmeye uygun olarak gerçekleştirmediğinden ödenen bedel olan 5.178,00 TL’nin iadesi ile uygun görülecek oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.” (Y. 15. HD., E. 2018/182 K. 2019/930 T. 4.3.2019).
KEPÇE KULAK AMELİYATINDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Kepçe kulak ameliyatı sırf tedavi amacı taşıdığı haller dışında kulağın daha güzel bir görünüm elde etmesi amacıyla yapılan bir işlem olduğu için eser sözleşmesi niteliği taşır. Eser sözleşmesinde diğer sözleşmelerden farklı olarak doktor tarafından sonuç garanti edilmiş sayılır. Doktor, hastanın yararına hareket etmeli, işine özen göstererek sadakatle yerine getirmelidir. Doktorun kusuru veya sözleşmeye ya da hukuka aykırı hareketi sebebiyle zarar oluşur ise hasta tarafından tazminat talep edilebilir.
“Kepçe kulak diye tabir edilen kulağın görünümündeki normal dışı büyüklüğün giderilip kulak ve yüze güzel bir görünüm kazandırılması işlemi estetik bir işlem olduğu ve sonuç olarak tedavi değil güzelleşme amaçlandığından tarafların arasındaki ilişki hizmet ilişkisi değil sözleşme ve ilk müdahale yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı ile 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisidir. Eser sözleşmesinin varlığı halinde uyuşmalığın da eser sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. Eser sözleşmelerinin diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran en önemli farklı sonuç sorumluluğu, yani tarafların anlaşmaları doğrultusunda yüklenicinin bir sonucu meydana getirmeyi taahhüt etmesidir. Sonucu taahüt eden yüklenici Türk Borçlar Kanunu’nun 471. ve Borçlar Kanunu’nun 356. maddesi uyarınca iş sahibinin yararını gözeterek özen görevini sadakatle yerine getirmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davaranışları esas alınacaktır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapma, zararına olacak şeyleri yapmama anlamını da ifade eder.” (Y. 15. HD., E. 2017/2286 K. 2017/3847 T. 7.11.2017).
SAÇ EKİMİNDE DOKTORUN SORUMLULUĞU
Saç ekimi operasyonu hastanın daha güzel bir görünüm elde etmesi amacıyla yapılan bir işlem olduğu için eser sözleşmesi niteliği taşır. Eser sözleşmesi sebebiyle doktorun sonucu garanti ettiği kabul edilir. Saç ekiminde istenen sonucun alınamaması ve bunda doktorun kusuru ve sözleşmeye ya da hukuka aykırı hareketi bulunması durumunda oluşan zararların tazmini açısından doktora karşı dava açılabilir.
“Dosya kapsamından, davacıya yapılan saç ekim operasyonunun tıbbi kurallara uygun olarak yapıldığı, davacının operasyon öncesi bilgilendirildiği ve muvafakatinin alındığı, davacının operasyon nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığına ilişkin iddiasını ispat edemediği anlaşılmıştır.
O halde mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.” (Y. 3. HD., E. 2013/18772 K. 2014/3360 T. 5.3.2014).
ESTETİKTE HASTANIN DOKTORUN BİLGİLENDİRME METNİNE ONAY VERMESİ
Estetik sebebiyle tıbbi müdahalelerde hastalara yapılması kararlaştırılan estetik ile ilgili bilgilendirme metinleri imzalatılır. Hastalar bu metinleri okumaları ve onaylamaları gerekir. Burada önemli olan husus bilgilendirme metninin genel ve soyut ifadeler içermemesidir. Hastaya imzalatılan bilgilendirme metninin, estetik müdahalesinin başarı şansını ve süresini, bu yöntemin hastanın sağlığı için taşıdığı riskleri, tıbbi sonuçlarını ve olası komplikasyonları içermesi gerekir. Bilgilendirme metninin bu hususları içermiyor oluşu aydınlatma yükümlülüğüne aykırılık teşkil eder.
Somut olayda; dava dilekçesinde iddia edilen hususlar … raporunda açıklanan gerekçeler dikkate alındığında yüklenicinin genel ihbar zorunluluğu kapsamında olan hususlardır. O halde, davalının ameliyat öncesi muhtemelen hasıl olabilecek sonuç ve komplikasyonlar hakkında hastasını bilgilendirmesi BK.md.357.maddesine göre bir zorunluluktur. “Davalı tarafından sunulan 25.08.2010 tarihli muvafakatname içeriğinde; “….beni ameliyatın/müdahalenin şekli ve sonuçları ile daha sonra ortaya çıkacak komplikasyonları hakkında yeteri kadar bilgilendirdi ve ben de sözkonusu müdahale ile ilgili tüm bilgileri tamamen anladım” ifadeleri ile birlikte davacının yapılacak müdahalenin ifa edilmesini kabul ettiği yazılı ise de, bu rızanın az yukarıda vurgulandığı üzere aydınlatılmış rıza olması gerekir. Anılan belgede önerilen tedavi yönteminin başarı şansı ve süresi, bu yöntemin hastanın sağlığı için taşıdığı riskler, tıbbi sonuçları ve olası komplikasyonları konularında bir açıklama bulunmamaktadır. Somut olayda genel soyut ibarelerle düzenlenmiş bir muvafakatname vardır. Hastanın olası risk ve komplikasyonlar hakkında somut ve yeterli bir şekilde aydınlatıldığının mevcut belgelerle ispatlanamadığı hususu sabittir.” (3. HD., E. 2015/1851 K. 2016/489 T. 21.1.2016).
ESTETİKTE DOKTORUN HATASI SONUCU AÇILAN DAVALARDA AVUKAT ÜCRETİ
Estetikte doktorun hatası sonucu oluşan zararları hastanın talep edebilmesi için iyi bir avukatla çalışması önemlidir. Avukatın sağlık hukuku alanında tecrübeli olması ve gerekli bilgi birikimine sahip olması gerekir. Avukatın hatalı işlemi hastanın aleyhine sonuç doğuracağından sürecin sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekir. Dolayısıyla, alanında yetkin ve donanımlı bir avukattan yararlanmak hastalar açısından büyük bir fayda sağlayacaktır.
LAZER SEBEBİYLE OLUŞAN YANIKLARDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Lazer sebebiyle oluşan yanıklarda doktorun sorumluluğu bulunmaktadır. Oluşacak yanık veya diğer yaralanmalar sebebiyle doktora karşı maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.
KAŞ KALDIRMA AMELİYATINDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Kaş kaldırma ameliyatında doktorun sorumluluğuna gidilebilir. Doktorun kusurunun bulunması durumunda doktora karşı maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.
KARIN GERME AMELİYATINDA DOKTORUN SORUMLULUĞU
Karın germe ameliyatında doktorun sorumluluğuna gidilebilir. Doktorun kusurunun bulunması durumunda doktora karşı maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.
Benzer yazılar için bkz.
https://hkavukatlik.com/keytruda-sgk-basvurusu/
https://hkavukatlik.com/kanser-ilaci-sgk-basvurusu/
Hocam merhabalar
Ankara bi estetik doktoruna burun düzleştirme ameliyatı için başvuru yapmıştık. Bize ameliyat sonrası fotoda keskin bir burun ucu varken yaptığı ameliyat sonucu hokka bir buruna sahibim. Çok komik duruyor. Fotoğraflar elimde var. Bu estetik doktoruna dava açmam için fotoğraflar yeterli mi?
Rumuz: hokkabaz gibiyim
Merhabalar Avukat bey, saç ektirdim ama kısa bir süre sonra ekilen saçlar döküldü. Dava açabilir miyim?
Merhaba Avukat Bey. Yaptırdığım estetik ameliyat sırasında doktor tarafından kullanılan bir cihaz yüzümde yara ve iz oluşturdu. Dava sürecini nasıl takip etmek gerekir? Yardımlarınızı rica ediyorum.
Anlattığınız kadarıyla estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilmesi şartları oluşmuş. Ofisimizi arayarak gerekli bilgi alabilirsiniz. Saygılarımla.
Saç ekimi sonrasında istenilen sonucun elde edilememesi durumunda da estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilir. Ofisimizi arayarak konuya ilişkin bilgi alabilirsiniz. Saygılarımla.
Doktorun ameliyatın/müdahalenin şekli ve sonuçları ile daha sonra ortaya çıkacak komplikasyonlar hakkında yeteri kadar bilgilendirme yapması ve hastadan aydınlatılmış rıza alması gerekir. Bu şartlar sağlanmadıysa veya hatalı estetik ameliyatı yapıldıysa estetik sebebiyle doktora karşı dava açılabilir. Ofisimizi arayarak konuya ilişkin bilgi alabilirsiniz. Saygılarımla.
Ankara’da bulunan özel bir muayenehanede kulak küçültme ameliyatı yaptırdım. Ameliyat sonrasında kulağımın birinde şişme meydana geldi ve sonrasında iki kulağın boyutları farklılaştı. Daha sonra yeniden başka bir yerde ameliyat oldum. İkinci ameliyat ücretini estetik sebebiyle doktora karşı dava açarak alabilir miyim?
Ankara’da bulunan özel bir muayenehane karşı estetik sebebiyle doktora karşı dava açarak ikinci ameliyatın ücretini alabilirsiniz. Ofisimizi arayarak konuya ilişkin ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. Saygılarımla.