GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU AVUKATI

Görevi kötüye kullanma suçu avukatı konusu oldukça önemli bir konudur. Türk Ceza Kanunu (TCK) md. 257’de kamu görevlilerinin kendilerine idare tarafından verilen hak ve yetkileri kötüye kullanmalarını konu alan görevi kötüye kullanma suçu düzenlenmiştir. Görevi kötüye kullanma suçu avukatı ise kamu görevlilerinin bu suça ilişkin yargılanmaları sırasında avukatlık hizmeti sunar. Görevi kötüye kullanma suçu avukatı yargılamanın usule ve hukuka uygun işlemesini temin eder. Bu kapsamda görevi kötüye kullanma suçu avukatı başlıklı yazıda, Yargıtay kararları ışığında görevi kötüye kullanma suçuna ilişkin somut olaylar incelenecek ve görevi kötüye kullanma suçu avukatının dikkat etmesi gereken noktalar belirtilecektir.

Aşağıda; görevi kötüye kullanma suçu nedir, görevi kötüye kullanma suçu TCK, güveni kötüye kullanma suçu maddi unsurları, görevi kötüye kullanma suçu faili, görevi kötüye kullanma suçu mağduru, görevi kötüye kullanma suçu hareketi, görevi kötüye kullanma suçu netice, görevi kötüye kullanma suçu manevi unsuru, görevi kötüye kullanma suçu hukuka uygunluk halleri, görevi kötüye kullanma suçu özel görünüş biçimleri, görevi kötüye kullanma suçu cezası ve görevi kötüye kullanma suçu avukatı gibi konular ayrıntılı olarak incelenecektir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU AVUKATI NEDİR?

Görevi kötüye kullanma suçu kamu idarelerinin işleyişini güvence altına almak maksadıyla düzenlenen suçlardan biridir. Bu kapsamda suç, kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket ederek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olması ya da kişilere haksız bir menfaat sağlamasını düzenler. Görevi kötüye kullanma suçu avukatı ise bu suça ilişkin soruşturma ve kovuşturma aşamasında müvekkiline hukuki destek sağlar.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU TCK

TCK’da ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (TCK md. 257/1).

TCK’da ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, mağduriyete veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (TCK md. 257/2). Suça ilişkin soruşturma veya kovuşturma sürecinde görevi kötüye kullanma avukatı hukuki destek sunar.

GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU MADDİ UNSURLARI

Görevi kötüye kullanma suçu maddi unsurları; hareket, netice ve hareketle netice arasındaki illiyet bağıdır. TCK kapsamında bir fiilin suç oluşturması, suçun tüm unsurlarını taşımasına bağlıdır. Unsurlardan herhangi biri eksikse güveni kötüye kullanma suçu oluşmaz. Bu sebeple görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından suçun maddi unsurları detaylı bir şekilde incelenmelidir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU FAİLİ

Görevi kötüye kullanma suçu özgü suçtur. Görevi kötüye kullanma suçunun faili sadece kamu görevlileri olabilir. Kamu görevlisi kavramı memur kavramını kapsamakta ancak memur kavramından daha geniş bir anlam taşır. Kamu görevlisi bakımından aranan koşul yapılan hizmetin kamusallığıdır. Başka bir anlatımla kamu görevlisi, kamusal bir faaliyetin yürütülmesine katılan kişidir. Ancak görevi kötüye kullanma suçu açısından kamusal faaliyet yürütmeyen kişiler de fail olabilir. Zira bazı kişiler kamusal faaliyet yürütmeseler bile özel kanunlarda yükletilen sorumluluklar sebebiyle kamu görevlisi olarak cezalandırılırlar. Bunun sebebi kurumlara özgü özel kanunlarda esasen kamu görevlisi olmayan personelin de kamu görevlisi gibi cezalandırılacağının düzenlenmesidir. Dolayısıyla görevi kötüye kullanma suçunun faili belirlenirken somut olay bağlamında değerlendirme yapılmalıdır. Bunun için görevi kötüye kullanma suçu hakkında TCK ve ilgili mevzuat hususunda bilgi ve deneyim sahibi görevi kötüye kullanma suçu avukatı yol gösterebilir.

“…Suç tarihinde Başkent Edaş Zonguldak İl İşletme Müdürlüğünde müdür, Çaycuma İşletme Başmühendisliğinde işletme şefi ve teknisyen olarak görev yapan sanıkların, serbest elektrikçi olarak çalışan katılan D.. K..’nın hazırlamış olduğu elektrik tesisat projesini Kuruma teslim etmesine rağmen, projeyi inceleyip onay vermek yerine tesisatı hazırlatan mağdur A.. Z.. hakkında kaçak elektrik kullanmaktan tutanak tutup işlem yapılmasına neden olduklarının anlaşılması karşısında, 399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Personel Rejiminin Düzenlenmesi ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname‘nin 3771 sayılı Kanunun 9. maddesiyle değişik 11. maddesinin (ilk) ve (b) fıkralarındaki “Her çeşit personel”in “Teşebbüslerin ve bağlı ortaklıkların paralarına ve para hükmündeki evrak ve senetlerine ve diğer mevcutlarına karşı işledikleri suçlar ile bilanço, tutanak, rapor ve benzeri her türlü belge ve defterleri üzerinde işledikleri suçlar ile ifa ettikleri görevlerinden doğan suçlardan dolayı memur sayılarak haklarında TCK’nın 2. kitap üçüncü ve altıncı bablarındaki hükümler uygulanır” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında suç tarihi itibariyle sanıkların kamu görevlisi gibi sorumlu tutulup görevi kötüye kullanma suçunun faili olabilecekleri gözetilmeden oluş ve bu konudaki mevzuata uygun düşmeyen yazılı gerekçelerle beraat hükümleri kurulması …” (Yargıtay 5. CD., E. 2012/12670, K. 2014/624, T. 21.01.2014).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU MAĞDURU

Görevi kötüye kullanma suçu mağduru birincil olarak kamudur. Ayrıca görevi kötüye kullanma suçundan zarar gören gerçek kişiler de mağdur olabilir. Bu sebeple, kamunun zarar gördüğü durumlarda kamu kurum ve kuruluşları görevi kötüye kullanma suçu avukatı ile davaya katılabileceği gibi mağdur gerçek kişiler de görevi kötüye kullanma suçu avukatı ile davaya katılabilirler.

“Görevi kötüye kullanma suçunun mağdurunun suçla korunan hukuki menfaat ve suçun düzenlendiği bölüm de dikkate alındığında ilk olarak kamu idaresi olduğu ifade edilebilir. Ancak görevi kötüye kullanma suçunun diğer mağduru ise suçtan zarar gören kişilerdir. Madde içerisinde kişilerin mağduriyeti ifade edildiğinden burada belirli kişiler de mağdurdur. Bu nedenle zarar gören gerçek kişiler bu suçun mağduru olabilir.

Nitekim CGK 2012/4 MD-1283 2014/430 sayılı kararında aynı sonuca ulaşılmış görevi kötüye kullanma suçunda zarar gören gerçek kişileri mağdur olarak kabul etmek suretiyle katılan sıfatıyla yaptıkları temyiz davası başvurusu reddedilmemiştir.” (Yargıtay CGK., E. 2018/341, K. 2019/161, T. 5.3.2019).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU HAREKETİ

Görevi kötüye kullanma suçu TCK’da serbest hareketli bir suç olarak düzenlenmiştir. Bunun sebebi görevi kötüye kullanma suçunun hem ihmali hem de icrai hareketlerle işlenebilmesidir. Görevi kötüye kullanma suçunun hareket unsurunu kamu görevlisinin görevine aykırı davranması oluşturur. Kamu görevlisinin görevine aykırı davranması TCK m. 257/1’de düzenlenen icrai hareketle görevi kötüye kullanma suçunun işlenmesidir. Bunun yanında kamu görevlisi görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal veya gecikme göstererek de görevi kötüye kullanma suçunu işleyebilir. Nitekim bu durum TCK m. 257/2’de düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunun ihmali hareketle işlenmesidir. Dolayısıyla suçun hareket unsuru görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından doğru bir şekilde tespit edilerek bu doğrultuda savunma yapılmalıdır.

“Olay tarihi itibariyle, 112 Acil Sağlık Komuta Merkezinde memur olarak görev yapan ve merkeze ulaşan Acil Sağlık yardım taleplerine ilişkin çağrılara cevap vermek, aldığı çağrıları Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinin 19.maddesi uyarınca ilgili hekime ulaştırarak, hekimin yapacağı değerlendirme sonucunda verilecek talimata göre hareket etme yükümlülüğü bulunan sanığın, katılan tarafından yapılan acil sağlık hizmeti talebini ilgili hekime ulaştırmayarak görev tanımının dışına çıkmak suretiyle ilgili hastaya ağrı kesici verilmesi yönünde talimat vererek çağrıyı reddettiği ve bu şekilde ambulans göndermediği, bilahare katılanın sağlık durumu iyice kötüleşen çocuğunu kendi imkanları ile Nevşehir Kadın Doğum Hastanesine ulaştırdığı, sanığın bu şekilde görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişinin mağduriyetine neden olduğu, bu şekilde atılı sucu işlediği sübut bulduğu halde mahkumiyeti yerine yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi,…”(Yargıtay 9. CD., E. 2020/661, K. 2020/10, T. 19.2.2020).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU UNSURLARI

TCK’da belirtilen görevi kötüye kullanma suçundan ceza verilebilmesi için görevi kötüye kullanma fiili kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına sebebiyet vermeli ya da kişilere haksız menfaat sağlanmalıdır. Bunlardan biri gerçekleşmemişse görevi kötüye kullanma suçu sebebiyle ceza verilemez. Görevi kötüye kullanma suçu avukatı söz konusu unsurların bulunup bulunmadığını doğru bir şekilde tespit etmelidir.

“Failin saiki veya maksadı farklı olsa dahi, görevinin gereklerine aykırı davranışının maddede belirtilen neticelerden birine yol açacağını bilerek hareket etmiş olursa, suçun manevi unsuru diğer bir deyişle genel kastı gerçekleşmiş olacaktır. … 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 257. maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için norma aykırı davranışla beraber “kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız menfaat sağlanması” gerektiği, bu sonuçları doğurmayan norma aykırı davranışların suç olarak kabul edilemeyeceği nazara alınarak somut olayda söz konusu hususların ne şekilde gerçekleştiği karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi…” (Yargıtay 5. CD., E. 2014/10538,  K. 2018/2398, T. 02.04.2018).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇUNUN MANEVİ UNSURU

Görevi kötüye kullanma suçu kasti işlenebilen bir suçtur. Bu suçun taksirle işlenmesi mümkün değildir. Kamu görevlisinin kastla görevi kötüye kullanma suçunu işleyebilmesi için failin, suçun kanunî tanımındaki unsurları bilmesi ve istemesi gerekir. Ayrıca görevi kötüye kullanma suçunun ihmali hareketle işlenmesi ile taksirli hareket birbirine karıştırılmamalıdır. Zira görevi kötüye kullanma suçu taksirle işlenebilen bir suç değildir. Dolayısıyla görevi kötüye kullanma suçu avukatı fiilin ihmali veya taksirle işlenmiş olması ayrımını doğru bir şekilde yapmalıdır.

“5237 Sayılı Kanun’un 257/2. maddesinde düzenlenen suç, genel kast ile işlenebilen bir suçtur. Yani, ihmali davranışın bilerek ve isteyerek gerçekleştirilmesi gerekir. Uygulamada, ihmali davranışla, taksirli hareketin zaman zaman birbirine karıştırıldığı görülmektedir. Kasten gerçekleştirilebilen ihmali davranışlara örnek olarak, maaş kesintisi için icra dairesi tarafından gönderilen yazı gereğini bilerek ve isteyerek yerine getirmeyen belediye başkanı veya muhasibinin; gerekçeli kararlarını bilerek ve isteyerek uzun süre yazmayan hâkimin; soruşturma dosyasını bilerek ve isteyerek iki yıl işlemsiz bırakan Cumhuriyet savcısının eylemleri gösterilebilir. Somut olaydaki gibi bir hekimin, görevini bilerek ve isteyerek ihmal etmesi neticesinde ölüm olayı meydana gelirse bu kişi, görevi ihmal suçundan değil, ancak 5237 Sayılı Kanun’un 83. maddesi uyarınca sorumlu tutulabilir. 5237 Sayılı Kanun’un 257. maddesinin gerekçesinde bu durum ‘…Buna karşılık, görevle bağlantılı yükümlülüğün ihmali sonucunda şayet bir kişi ölmüş veya yaralanmış ise, kişi artık görevi kötüye kullanma suçundan dolayı cezalandırılamaz. Bu durumda, ihmalî davranışla işlenmiş öldürme veya yaralama suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir’ şeklinde açıklanmıştır…” (Yargıtay CGK., E. 2017/12-271, K. 2017/278, T. 16.05.2017).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU HUKUKA UYGUNLUK SEBEPLERİ

Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenler somut olayda bulunuyorsa fiil hukuka aykırı olarak değerlendirilmez. Görevi kötüye kullanma suçunda hukuka aykırılığı ortadan kaldıran haller, amirin emrini ifa, meşru müdafaa, zorunluluk ve ilgilinin rızasıdır. Bu haller her somut olay özelinde görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından ayrıca incelenmelidir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU TEŞEBBÜS

Teşebbüs; suç işleme isteğiyle suça ilişkin fiilin icra hareketlerine başlanması fakat bu hareketi gerçekleştiren kişinin rızası dışında bir nedenle neticenin meydana gelmemesidir. Görevi kötüye kullanma suçu bakımından Yargıtay, teşebbüsün mümkün olmadığını öngörmektedir. Öğretide ise görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüsün mümkün olduğu görüşü ağırlık kazanmaktadır. Dolayısıyla her somut olayda teşebbüs görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından ayrıca incelenmelidir.

“Görevi kötüye kullanma suçunda teşebbüs hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu doktrinde tartışmalıdır. Suçun teşebbüse elverişli olup olmadığı konusunda failin eylemi ile meydana gelen ve dış aleme yansıyan değişikliğin nitelendirilmesine göre farklı görüşler ileri sürülmektedir. Failin eylemi ile gerçekleşecek neticenin suçun unsuru ya da objektif cezalandırılabilme şartı olarak değerlendirilmesine göre teşebbüsün varlığı ile ilgili farklı düşünceler ifade edilmektedir. Kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanmasını objektif cezalandırma şartı olarak kabul edenlere göre; görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüs mümkün değildir (İzzet Özgenç, İrtikap, Rüşvet ve Görevi Kötüye Kullanma Suçları, Seçkin Yayıncılık, … 2013, s. 170; Timur Demirbaş, Ceza Hukuku Genel Hükümler, 7. Baskı, … 2011, s. 449.). Bu nitelikteki suçlarda failin fiilinden dolayı cezalandırılabilmesi için suçun tanımında yazılı olan icrai hareketleri gerçekleştirmesinin yanı sıra cezalandırılabilme şartı olarak belirtilen hâllerin de gerçekleşmiş olması gerekir. Fail ancak cezalandırılabilme şartının gerçekleşmesi durumunda ve tamamlanmış suçtan dolayı cezalandırılabilecektir (… Emin Artuk, … Gökcen, A. Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Özel Hükümler, 12. Baskı, … 2012, s. 911.).

Kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanmasını suçun bir unsuru yani neticesi olarak gören görüşe göre ise bu suçta teşebbüs mümkündür. Netice meydana gelmemiş ise suç teşebbüs aşamasında kalacaktır (Durmuş Tezcan, … Ruhan Erdem, R. … Önok, Teorik ve Pratik Ceza Özel Hukuku, 10. Baskı, Seçkin Yayınları, … 2013, s. 878; Veli … Özbek, M.Nihat Kanbur, Koray Doğan, Pınar Bacaksız ve İlker …, Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, … 2010, s. 1040.). Bir kısım görüşe göre ise görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüsün mümkün olduğu kabul edilmekle birlikte, cezalandırılabilme şartı öngören suçlar bakımından teşebbüsün şayet hareket bölünebiliyor ise mümkün olacağı savunulmaktadır (İlhan Üzülmez, Görevi Kötüye Kullanma Suçu, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: XVI, Sayı: 1, Yıl: 2012, s. 210-211.)…

…SGK Başkanlığı … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce itiraz aşamasında herhangi bir masraf yapılmadığının bildirilmiş olması, anılan Kurumun gereksiz şekilde emek ve mesai harcamasına sebebiyet verilmesi hâlinin kamu zararı olarak kabulüne imkân bulunmaması ve TCK’nın 257. maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere kamu zararının ekonomik bir zarar olması gerektiği nazara alındığında, sanığın eylemi nedeniyle kişi mağduriyeti veya kamu zararı ya da kişilere haksız bir menfaat sağlanması şeklindeki objektif cezalandırma koşulunun gerçekleşmediği, sanığın eyleminin teşebbüse elverişli olmayıp teşebbüs kapsamında da kalmadığı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği kabul edilmelidir.” (Yargıtay CGK., E. 2021/159, K. 2022/712, T. 15.11.2022).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU İŞTİRAK

Görevi kötüye kullanma suçuna kural olarak iştirak mümkündür. Ancak görevi kötüye kullanma suçunun iştirakle işlenmesi durumunda suç özgü suç olması sebebiyle suça iştirak eden sadece azmettiren veya yardım eden olabilir. Görevi kötüye kullanma suçunda iştirakten sorumluluk için kamu görevlisi bu sıfatı ve görevin gereklerine aykırı davranılarak ya da görevin gereklerinin yerine getirilmesinde ihmal veya gecikme göstererek kanundaki sonuçlara neden olunacağı bilinmelidir. Bu sebeple görevi kötüye kullanma suçunda azmettiren veya yardım eden sıfatı ile yargılanan kişilere de görevi kötüye kullanma suçu avukatı hukuki destek verebilir.

“TCK’nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve kamu görevlisi tarafından işlenebilen görevi kötüye kullanma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri dikkate alınarak, kamu görevlisi olmayan sanığın görevi kötüye kullanma suçuna azmettiren veya yardım eden olarak ne şekilde katıldığının dosya kapsamı ve olayın oluş biçimi de gözetilerek karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden, yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması, …” (Yargıtay 9. CD., E. 2020/639, K. 2021/2756, T. 2.6.2021).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU İÇTİMA

Suçların içtimaı sırasıyla bileşik suç, zincirleme suç ve fikri içtima olarak düzenlenmiştir. Genel norm- özel norm ilişkisinin bulunduğu durumlarda ise görünüşte içtima incelenmelidir. Görevi kötüye kullanma suçu tamamlayıcı nitelikte bir suçtur. Bunun sebebi görevi kötüye kullanma suçunun düzenlendiği ilgili maddede “Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında” ibaresinin yer almasıdır. Dolayısıyla görevi kötüye kullanma suçu ile zimmet, irtikâp, rüşvet, denetim görevinin ihmali gibi suçlar bir arada işlenirse özel norm- genel norm hükümleri uygulanır. Özel norm- genel norm sebebiyle fail görevi kötüye kullanma suçundan ceza almayacak ve kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan halden ceza alacaktır. Ayrıca görevi kötüye kullanma suçu ile diğer suçlar arasında özel norm- genel norm ve temel norm- yardımcı norm ilişkisi bulunduğu için fikri içtima hükümleri uygulanmaz. Görevi kullanma suçu zincirleme suç, bileşik suç bakımından ise her somut olay özelinde ayrıca değerlendirmelidir. Bu bakımdan görevi kötüye kullanma suçu zincirleme suç ve bileşik suç bakımından özellik arz etmez ve içtima hükümleri uygulanabilir. Dolayısıyla tüm bu durumlar görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından doğru bir şekilde tespit edilmelidir.

 “UYAP sisteminden yapılan sorgulamada; suç tarihinde Yoncalı Belediye başkanı olarak görev yapan sanık … hakkında benzer nitelikteki eylemlerinden dolayı aynı suçtan kamu davaları açıldığının anlaşılması karşısında, tüm mevcut davaların araştırılarak, derdest ise birleştirilmesinden, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığı ile zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, ayrıca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin belirlenmesi halinde sanığa TCK’nın 257. maddesi gereğince verilecek cezadan aynı Kanunun 43/1. maddesi uyarınca artırım yapıldıktan sonra varsa kesinleşen dava dosyalarından verilen cezanın mahsubu ile oluşursa aradaki fark kadar cezaya hükmedilmesi, hukuki kesintinin gerçekleşmesi halinde ise ayrı cezalar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,…” (Yargıtay 9. CD., E. 2020/2068, K. 2020/128, T. 15.4.2020).

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇUNUN CEZASI

Görevi kötüye kullanma suçu hem icrai hem de ihmali hareketle işlenebilir. Görevi kötüye kullanma suçunun icrai davranışla işlenmesi halinde fail altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Görevi kötüye kullanma suçunun ihmali hareketle işlenmesi halinde ise fail üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Görevi kötüye kullanma suçu kamu görevlisinin hak ve yetkilerini kötüye kullanması suretiyle işlenebilen bir suç olduğu için Türk Ceza Kanunu md. 53/5 de uygulanır. İlgili hükme göre işbu sebeple hapis cezasına mahkumiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere; hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Ayrıca fail gerekli şartları taşıyorsa mahkeme tarafından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da karar verilebilir. Tüm bu durumlar görevi kötüye kullanma suçu avukatı tarafından değerlendirilerek doğru bir savunma yapılmalıdır.

“Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihet yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasında yer alan hak yoksunluklarına ilişkin bölümün “Sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili haklarından koşullu salıverilme tarihine, 53/1. maddesinde yazılı diğer haklarından 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,…” (Yargıtay 5. CD., E. 2013/15612, K. 2016/411, T. 18.1.2016).

TCK GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU AVUKATI

TCK görevi kötüye kullanma suçu avukatı hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

MEMUR GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU AVUKATI

Memur görevi kötüye kullanma suçu avukatı hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA AĞIR CEZA AVUKATI

Görevi kötüye kullanma ağır ceza avukatı hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

BANKA PERSONELİ GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU AVUKATI

Banka personeli görevi kötüye kullanma suçu avukatı yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA CEZA DAVASI AVUKATI

Görevi kötüye kullanma ceza davası avukatı yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA CEZA İNDİRİMİ

Görevi kötüye kullanma ceza indirimi hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA DEVLET MEMURU

Görevi kötüye kullanma devlet memuru hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA EMSAL KARARLAR

Görevi kötüye kullanma emsal kararlar hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA VE GÖREVİ İHMAL

Görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

GÖREVİ İHMAL ŞEKLİNDE GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU

Görevi ihmal şeklinde görevi kötüye kullanma suçu yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA HAGB

Görevi kötüye kullanma HAGB hususunda yukarıda ayrıntılı değerlendirme yapılmıştır.

MEMURİYET GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA AVUKATI

Memuriyet görevi kötüye kullanma avukatı yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA OKUL MÜDÜRÜ AVUKATI

Görevi kötüye kullanma okul müdürü avukatı yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU ANKARA AVUKATI

Görevi kötüye kullanma suçu Ankara avukatı yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA AVUKATI ANKARA

Görevi kötüye kullanma avukatı Ankara yukarıda ayrıntılı değerlendirilmiştir.

 

 

Benzer konulara ilişkin bkz.

https://hkavukatlik.com/uyusturucu-kullanma-veya-bulundurma/

https://hkavukatlik.com/banka-ve-kredi-kartinin-kotuye-kullanilmasi/

https://hkavukatlik.com/konusmanin-dinlenmesi-ve-kayda-alinmasi/

https://hkavukatlik.com/cumhurbaskanina-hakaret-sucu/

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir